Göz İltihabı, Üveit Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Göz içerisindeki katmanlarda ayrı ayrı ya da bütününde iltihap olabilir. Tıpta bunlara, ye­rine ve yaygınlığına göre, ön (iridosiklit), orta (parsplanit) ya da arka üveit adı verilir.

Göziçi iltihaplarının belirtileri nelerdir?

Aşırı kanlanma, bulanık görme ve ciddi ağrı olur. Hasta kesinlikle doktora gitmek ihti­yacı hisseder.

Göziçi iltihaplarının nedenleri nelerdir?

Göziçi iltihapları mikroplara da virüslere de (ör; uçuk mikrobu) bağlı olabilir. Kişinin ba­ğışıklık düzeneğinin de zayıf kalmasıyla iltihap oluşur.

Diğer yandan eklem hastalıkları (ör: gençlerde Romatoid artrit) ya da bağışıklık sis­temi hastalıklarında mikrop olmadan da göz içerisinde yangı (enflamasyon) olabilir. Gözün içerisindeki dokular kan-damar düzeneğinin, gözün dışındaki beyaz kabuk da ek­lem düzeneğinin akrabasıdır. Bu sistemlerde olan bozukluklarda göz de tesirlenebilir.

Göziçi iltihapları nasıl tespit edilir?

Öncelikle mikroskopla oluşturulan araştırmada gözün ön odasındaki iltihap hücrele­ri görülür. Mikroskop bunların tek tek görülebileceği kadar iyi bir büyütme sağlar. Zaten bedende bu kadar ufak hücrelerin dolaysız bir şekilde mikroskopla görü­lebildiği tek organ gözdür. Diğer organlarda ya parça ya da kültür alabilmek gerekir; dolaysız organa bakarak tek tek iltihap hücrelerini görmek mümkün değildir.

Sonra gözbebeği büyütülerek oluşturulan muayenede göz içersindeki arka odada bulu­nan hücreler ya da hücre grupları görülebilir. Bazı hallerde damardan boya­lı ilaç verilerek göz anjiyosu gerçekleştirme ve bozukluğun yaygınlığını ya da tedavinin tesirnliğini belirleme etmek gerekir.

Mikroskopla hücrelerin görülebilmesine karşın birtakım durumlarda bunların hangi tür mik­rop bulunduğunu kavramak amacıyla gözden küçücük bir iğneyle numune alabilmek ve kültür yap­mak gerekir.
Tabii, bütün bunlardan evvelce kesinlikle görme kesinliği ve göz tansiyonu ölçülmelidir, zira iltihaplar görmeyi tesirler ve tansiyonu yükseltebilir.

Göziçi iltihabı tespiti için hangi doktora gitmek gerekir?

Aslında iltihabın tespiti amacıyla değil de, iltihabın sebebinin bulunması amacıyla sık sık Dahiliye-Romatoloji-Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, seyrek Kulak-Burun-Boğaz, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Dermatoloji, Diş bölümlerinden konsültasyon iste­mek gerekir. Kime, hangi konsültasyonun gerektiğine gözdeki bulgulara göre karar verilir ve yönlendirme göz doktoru doğrulusunda yapılır.

Ayrıca, tekrar sebebi bulabilmek amacıyla detaylı kan ve idrar testleri, akciğer ve omurga grafisi, doku grubu tayini gibi testlerin de yapılması gerekebilir.

Özetle, göziçi iltihabı demek, biraz dedektiflik gerekiyor demektir. İpucu aramak ve belirleme edilen ipuçlarını bir araya getirerek sebebi kavramak tedavi planı yönünden mühimdir. Neyi tedavi ettiğimizi bilmeden tedavi edersek vakit kaybedebiliriz.

Ancak her göziçi iltihabında da sebebin bulunması mümkün olamamaktadır. Bazılarının özel bir sebebi yoktur, birtakımlarının da bugünkü tıbbi imkanlarıyla sap­tanması şimdilik mümkün değildir.

Göziçi iltihaplarının yol açabileceği problemler nelerdir?

İltihaplar tedavi edilmedikleri vakit birtakım durumlarda ciddi problemlere yol açabilir:

1. Gözün renkli alanı (iris) öne, şeffaf kısma ya da arkaya göz merceğine yapışabilir. Bu halde hastalık atlattıktan sonra gözbebeğinin uyum yapabilme özelliği bozunur ve net görme olmaz. Göz tansiyonu yük­sekliğine de yol açabilir.
2. Katarakt, hastalığa bağlı da sarfedilen kortizonlu ilaçlara bağlı da olabilir. Katarakt ameliyatla temizlenebilir. Ama hastalığa bağlı kataraktın ameliyatının kortizona bağlı kataraktın ameliyatından çok daha güç bulunduğu bilinmelidir.
3. Gözün renkli alanındaki yapışıklıklara ya da sarfedilen kortizonlu ilaçlara bağlı olarak göz tansiyonu yükselebilir ve glokom hastalığı olabilir. Hastalık iyileştikten sonra tansiyon düşebilir.
4. Kortizonlu damlalar önerilirken tansiyona tesiri en az olanlar tercih edilir.
5. Göz içersindeki yumurta akı kıvamındaki şeffaf (vitre) madde bulanıkla-şabilir.
6. Göz içersindeki katmanlar birbirinden iltihap sebebiyle ayrılarak dekol-mana yol açabilir.
7. Sarı nokta iltihaptan tesirlenebilir ve geri dönülmez görme problemu olabilir.
8. Göz siniri iltihaptan tesirlenerek kuruyabilir ve geri dönülmez görme problemu olabilir.

Göz içi iltihapları nasıl tedavi edilir?

Amaç bozukluk bırakmadan iltihabı kurutmaktır. İlaçların yan tesiri olsa bile, iltihabın yapabileceği yan tesir daha çok ve kötüdür. Göziçi iltihaplan tedavi edilmeden bırakılmaz, kendi kendine iyileşmez, tam tedavi edilmezse bozukluk bırakır.

1. Esas tedavi kortizonlu damlalarla yapılır. Sıklığı hastalığın haline göre doktor doğrulusunda ayarlanır.
2. Arada sırada antibiyotikli damlalar da gerekir. Yine sıklığı ve tarzı hastalığın haline göre doktor doğrulusunda ayarlanır.
3. Hemen ve daima gözbebeğini büyütüp istirahat ettiren damlalar da gere­kir. Bunların görevi, aynı kırık bir kemik amacıyla alçı gerçekleştirme gibidir. Ağrıyı azaltır, iyileşmeyi hızlandırır ve kırık bir bacağın doğru kaynamasını sağ­lamak gibi, iyileşme ardından gözbebeğinde yapışıklık olmasını önlerler.
4. Ağır iltihaplarda göz dışına, göz arka alanına ya da göz amacıylae kortizonlu ya da antibiyotikli iğneler yapılması gereği olabilir.
5. Eğer hastalığın sebebi bedende olan bir problem ise, o vakit ağızdan da kortizonlu haplar kullanmak gerekebilir.
6. Eğer hastalığın sebebi bedende olan mühim bir problem ise, o vakit bağı­şıklık sistemi amacıyla kanser ilacı olarak tanınan birtakım ilaçların da kullanılma­sı gerekebilir.

Göz Tedavisi ne kadar sürer?

İltihabın tarzına göre tedavi çok uzun vakit sürebilir. Basit iltihapların tedavisi bir ayda başarılı olabilirken, eklem ya da bağışıklık sistemine bağlı iltihapların tedavisinin senelerce devam ettirilmesi gerekebilir. Tedavi, doktor tamam demedikçe katiyen bırakılmamalıdır.

İltihap kuruduktan sonra da tedavi gerekebilir mi?
Eğer iltihap ya da tedavide sarfedilen ilaçlar katarakt yapmışsa ya da göz tansiyonu yükselmişse ameliyat yapılması gerekebilir. Çok seyrek de olsa bu ameliyatlar ilti­habı tekrardan harekete geçirebilir.