Tripofobi: Saç Ekiminin Çıkmaz Sokağı

Tripofobi Saç Ekimini Kabusa Döndürebilir!

Teknolojinin sunduğu sayısız olanakla her gün daha da konforlu bir hale gelen saç ekimi, şu anda altın çağını yaşıyor. Hem sayısız olanak sunulması hem de kliniklerin en iyi hizmeti sunmak için kıyasıya yarışta olması ile, saç ekimi talepleri zirveye taşınmış bir durumda karşımıza çıkmaktadır. Teknik sorunların neredeyse hepsinin sıfırlandığı ve sedasyon ile acının, ağrının tarihe karıştığı bu dönemde, saç ekiminde engel teşkil edecek ne kalmış olabilir? Saç ekimini kabusa çeviren öge ile tanışmaya hazır olun! Tripofobi… Saç ekiminin en önemli kademesi olan kanal açılımının çıkmaza girdiği bu kaygı, korku bozukluğu, tiksinme hissi, en derindeki korkularınızı küçük dizilimde şekiller ve delikler üstünden su yüzüne çıkarıyor.

Tripofobi Nedir?

Tripofobi (başka bir deyişle – delik korkusu), ismini Yunancadaki delik (trypa) ve korku anlamına gelen (phopos) sözcüklerinin birleşiminden alıyor. İngilizcede ise yine aynı terim “Trypophobia” olarak geçiyor. Latincede trypa (delik), phobos (korku) kelimelerinden türemiş olduğu da yine bilinenler arasındadır.

Bu kadar dilin temelinde ve sözlüğünde yer almasına karşın, halk arasında kendisine verilen ad ise “delikli el hastalığı” olarak biliniyor. Aslında temel anlamda bilinçsiz korku ve kaygıyı tetikleyen fobilerin aksine, tripofobi kişinin korku ve tehlike anında verdiği fizyolojik bir tepki olarak görülüyor.

Bunu kişinin yaşamını etkileyen ve kalitesizleştiren kısmı ise, kişinin bu korkuyu kendi kendine, delik türevindeki şekilli nesneler karşısında yaratması oluyor. Diğer bir deyişle, korku ya da endişe duyulmaması gereken bir anda, tiksinme hissiyle başlayan rahatsızlık, kişinin yarattığı korku ve de endişe ile seviye atlayıp bir kabusa dönüyor.

Tripofobi Belirtileri Nelerdir?

Tripofobiyi bu kadar korkutucu kılan aslında kişi üzerinde oluşturduğu belirtilerden geçmektedir. Zira, kişi üzerinde sürekli kademesini arttıran bir korkuya sebep olmasının yanı sıra, kişide tiksinme hissi, buna bağlı olarak bulantı ve kusma titreme (nöbet ya da anlık olacak şekilde) kalp çarpıntısı ve bununla beraber nefes darlığı, sık nefes alma ve de ölüm korkusu olarak kendini göstermektedir. Bu kadar yüksek tepkilere sebep vermesiyle kişiyi, toplum içinde zor duruma sokmaktadır. OKB (*obsesif kompulsif bozukluk ) temelli de tripofobi yine bir kişi üzerinde gerçekleşmektedir.

Tripofobi, söz konusu nesneye ya da desene bakamama gibi basit bir tepkime ile de sınırlı da kalabilir, çok daha ileri seviye vakalarda kusma, bayılma ve kalp çarpıntısı ile de kendini gösterebilir. Belirtiler kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Yine belirtiler kademeli olarak kişinin hayatını etkileyecek şekilde meydana gelmektedir.

Tripofobi Saç Ekimini Nasıl Etkiliyor?

Korku açısından kişiyi hem psikolojik, hem de fizyolojik olarak zor duruma sokan tripofobi, saç ekimin kanal açılma safhasında etkilemektedir. Seçilen yöntem ne olursa olsun, donör alandan, hedef alana saç ekimi esnasında, greftlerin yerleşimi için kanallar açılmaktadır. İşte tripofobiden muzdarip olan hastalar bu noktada operasyonu veya kendini zora sokabilecek bir tiksinme, korku ve korunma haline geçebilirler.

Örnek vermemiz gerekirse, bir hasta (Safir) FUE saç ekimi esnasında, donör bölgeden greftlerin alınıp, ekilecek bölgeye aktarımında oluşabilecek olan küçük deliklerden  aşırı derecede rahatsız olabilir. Bu da saç ekimini bir çıkmaza sokacaktır. Sedasyon kişinin bilincini yitirmeden yarı uykulu hale soktuğundan, lokal anestezi sadece acı, ağrı hissini, operasyon sürecinde ortadan kaldırdığından, kişinin rahatsız olduğu bu deliklerden kaçınması zor bir hal alıyor. Dolasıyla tripofobi, bugün saç ekimini geldiği, gelişmiş olduğu noktasında ciddi biçimde tehdit ediyor.

Alınacak destek ve alternatif tedavi modellemeleri ile saç ekiminin kanal açılımı esnasındaki ya da saç ekimi ile ilgili görsellerdeki deliklerden tiksinme, rahatsız olma hissi azaltılabilir, ortadan kaldırılabilir. Bu noktada, tripofobiye sahip insanlar asla saç ekimi yaptıramaz gibi bir kanıya varılması söz konusu değildir. Gerekli destek ve tedaviyi aldıktan sonra saç ekimi işlemi sağlıklı bir biçimde uygulanabilir.

Tripofobi Aslında Sadece Korunma İç Güdüsü Mü?

Tripofobinin halen bir tanı olarak görülmemesi ve de varlığının uzmanlarca kısmen kabul görmesi , 15-16 yıllık, oldukça yeni sayılabilecek bir geçmişe sahip olması onu şu anda ciddi bir tehdit unsuru olarak göstermiyor. Peki ya, tripofobi geçmişte, tarihte de var mıydı, yaygın mıydı? Neden günümüzdeki literatüre girmesi için bu kadar zaman geçti? Bazı uzmanlara göre, geçmişte insanlar doğa bulunan delikli ve kabarcıklı nesnelerden uzak durma eğiliminde olmuşlardır. Bunun sebebi de bu formda ve bu şekildeki olan nesnelerin genelde insan sağlığını tehdit edici içerikte olmasıdır.

Doğadaki pek çok zehirli bitki ve meyve bu şekilde bulunmaktaydı, ancak zaman içerisinde pek çoğunun evrimi ya doğa ya da kimyasal müdahalelerle değişti, değiştirildi. Ailesinden, doğaya karşı temkinli bir tutum gören bir çocuğun, yetişkinliğinde de bunu bir savunma mekanizması olarak sahiplenerek, bu tür nesnelerden uzak durması yüksel ihtimaldir.

Evrimsel alışkanlıklar temkinli olmayı getireceğinden, tripofobi temel mantıkta bazı uzmanlarca aslında bu yönüyle bir savunma mekanizması olarak da tanımlanmaktadır. Kişinin üzerinde bazen kusma, tiksinme ve titreme şeklinde görüldüğünde, yani kişi ileri seviyede tepkimeler verdiğinde, tripofobi kişinin hayat kalitesini aşağı çekmekte ve bir savunma mekanizması olmaktan çıkmaktadır.

Yine tarihte bulunan bazı canlı türlerinin, tripofobinin zeminini hazırladığı uzmanlarca öne sürülmektedir. Bu söz konusu delik korkusunun, yılanlar ve mavi gözlü ahtapot gibi zehirli hayvanlarda bulunan yuvarlak şekil kümelerinden kaynaklı zaman içerisinde, kişilerin zihninde yer ettiği düşünülmektedir.

Tripofobiye Neden Olan Nesneler Nelerdir?

Saç ekimini de şekil anlamında açılan kanallardan çıkmaza sokan tripofobi, yine aynı düzlemde, belirli nesneler üstünden ortaya çıkmakta ve kişiyi korkuya sürüklemektedir. Bu nesneler, bir bal peteği yahut arı kovanı, suyun yoğunlaşmasıyla oluşan su damlacıkları ya da suya katılan kimyasallardan oluşacak köpükler, dış yapısıyla küçük deliklere sahip, tümsekli-delikli meyveler olan çilek, böğürtlen, iç yapısıyla küçük beneklere sahip nar, soyulduğunda delikli yapısıyla bir mısır gibi, örneklerle açıklanabilir.

Bunun yanı sıra yollardaki ya da bahçelerde düzenlemeler için kullanılan çakıl taşları da tripofobiyi tetikleyen nesneler arasındadır. Kişi bulunduğu çevreden bağımsız kendi üzerinde de oluşabilecek alerji ya da böcek ısırığından meydana gelen kabarcıklara da tripofobi belirtileri çerçevesinde tepkime verebilmektedir.

Tripofobi genel anlamda yakın dizilimde bulunan delik gibi, sık kümelenmiş yuvarlak desenlerde karşı ortaya çıkan bir tepkimedir. Cilt rahatsızlıklarındaki kızamık, su çiçeği vb hastalıklarında, insan cildi üzerinde tehlike sinyali anlamına geldiğini düşünürsek, tripofobinin bu şekildeki görsellere karşı olan bir tepkime olduğu daha da net anlaşılabilmektedir.

Tripofobi Tedavisi Mümkün Mü?

Tripofobi tedavisi için maruz kalma terapisi, uygulanan tedavi modelleri arasında yer almaktadır. Bu tedavi modellemesinde, terapist, sizi mevcut fobiyi tetikleyen ve ilerleten nesnelerle baş başa bırakarak, sizi, onlara karşı tepki vermeyecek şekilde alıştırmayı hedefler. Yine tripofobi için çeşitli nefes ve gevşeme egzersizleriyle delikli, desenli kümeler içeren fotoğrafların gösterimi ile hastada bir kayıtsızlık hissi oluşturma sağlanabilir.

Bilişsel davranışçı terapiler de, anksiyete önleyici ilaçlarda yine tedavi aşamasına uygulananlar arasındadır. Tam anlamıyla ortadan kaldırıp, yok etmese de, tripofobinin yaşam kalitenizi etkilemesi üzerindeki yüzdeyi oldukça aşağı çekerek, sıfıra yakın hale getirebilir. Tedavi modellemesi yine kişinin üzerinde, tripofobinin kendi etkisini düşürecek şekilde, kişiye özgü belirlenir.

Tüm bu tedavi yöntemlerine ek olarak, bilinen en eski tedavi yöntemi ise yine korkularınızın üstüne, kendiniz giderek onları aşmanızdır. Unutmayın ki, size sizden daha iyi, sizin olduğunuz kadar hiç kimse yardım edemez.

Tripofobi Tedavi Ücreti Ne Kadar?

Alternatif tedavi uygulama ve modellemeleri ile hasta üzerindeki etkisi azaltılan tripofobi, bilişsel tedavilerde 800 TL-2000TL, maruz kalma terapilerinde 1000TL-3000TL, düzenli psikiyatr seanslarında ise ücret aralığı olarak, hekiminizi ziyaret etme sıklığınıza bağlı olarak 5000TL-15000TL arasında ücretlendirilebilir.